Özgürleştirici bir yol haritası

Sylvain Lazarus’un temelinde halkın kudreti ile “insanlar düşünür” önermesinin bulunduğu “içsellikteki siyaset” fikri, ufku devlet ile sınırlı olmayan özgürleştirici bir siyasetin nasıl mümkün olacağını irdeliyordu. Bu fikrin izini süren Haider, Alain Badiou ile sıkı teorik bağlara sahip bu düşünürün hangi sorunsal ve teorik mirası devraldığına, Althusser’in bir “dip akıntısı” olarak süregelen varlığına işaret ederek sınıf kategorisinin Marksizm ve özgürleştirici siyaset arasındaki ilişkide sahip olduğu konumu tartışıyor. Haider’in “Marksizm ve Özgürleşme” başlığıyla yayımlanan söyleşisinin ikinci ve son bölümü.

Ekonomi-politik ayrımında neyi seçeceğini seçme sanatı olarak toplumsal mücadele: Politik seçimler üzerine bazı notlar

Sağın karşısında kazanılan anti-neoliberal zafer ve mevcut tarihsel sınırlılıklar arasındaki gerilimde, o tarihsel sorudan kaçış yok: Seçimler ile mevcut düzeni değiştirmek mümkün mü?
Emekçilerin iktidar bloku içerisinde kurucu bir unsur olmadığı günümüz dinamikleri göz önüne alındığında bu yazının kaleme alınmasına sebep olan temel motivasyon, modern ‘burjuva’ devleti, oluştuğu tarihsel zemin olan Fransız Devrimi’nden koparıp burjuvaziye mâl etmenin, burjuva ideolojisinin emekçiler aleyhine en büyük tarihsel kazanımlarından biri olduğunun düşünülmesidir.